25 Ekim 2013 Cuma

Demlendik epey

Çok zaman olmuş.
Üstüne çok blog açtım.Tumblr'a sardım ama eskisi gibi olmuyormuş.
Şimdi burayı yine önümde bir sürü makale,not vs varken hatırlıyorum.Geri dönüyorum kontrol için mi bilmiyorum  ama olur ya rastlaşmak istediğimiz,bile bile önüne çıktığımız şeyler.Benim ki de öyle hani.Fonda da şu var.Özledim ben burayı.
Önceki ben'i hatırlatıyor.Küçük ben :)
Ha o kadar değil 1 sene olmuşsa olmuştur tabii.Ama 1 sene bazen sadece 1 sene değildir.
Yeni bir yaş değildir.Ya da 4 mevsimi geçirdiğimiz günler,günler...
1 sene bazen çok yaşamışım da çok yorulmuşum demek olabilir.
Yepyeni bir hayat,yeni bir çevre,dinlemek,nefes almak olabilir.Sanırım hayatımın işte tam da bu anında yaşadığımı özetleyen kelimeler bunlar.
Belki çok yorulmadım ama dinlenmemin gerek olduğu bir yere döndüm.
O da işte tam burası.Şimdiden dinleme deyince aklımıza gelen haftasonu için..
Bu da benden..


6 Mart 2013 Çarşamba

Kış!

Klasik Mart soğuktur diye söyleneceğim ama Ankara'da havalardan nasibimizi biz de alıyoruz.Bir sene aşırı soğuk olsa-ki okulumun İncek'te olmasıyla yaşadığım sıkıntıyı anlatamam-aldığım kazak,atkı ve eldivenin haddi hesabı yook!

Bu sene kışın bitmesine yakın bu postu gitdiğimden biliyorum öyle daha dondurucu günler olmayacak.Ama şöyle mevsimleri de tam tadında yaşayamıyoruz ki artık.Bitti sayılır.Gerçi İncek'te sanmıyorum nisanda baharı yaşayalım.Yine rüzgar,yine rüzgar!
Neyse ben baharı beklerim.

Hıı tabii kışın bize aldırdığı güzel termoslar var.Her şeyden önce onları unutmamak gerek...

9 Ocak 2013 Çarşamba

Bir-iki Post!

Yeni yıla yeni post.
Biraz gecikmişlik,biraz hayalkırıklığı,biraz umut,biraz da heves var.
Olduğu gibi kabul edin diye yeniden geldim!
Bu aralar finaller bitti bitecek derken çalışmaya son verdim denebilir.
Yarın benim için önemli olan son sınavıma gireceğim.
Sonrası nefes almak için yapılacak iki üç şey izlenecek filmler,görüşülecek arkadaşlar,okunacak kitaplar.
Tüm bu seçenekleri dizerken şu an hepsine başlamak istemedim değil.
-
Yeni yıl demiştik..
Bu sene yeni yıl için wish-list falan yapmadım.2013'e beklentisiz girmek fena olmuyormuş.Anlıyorum ki bir şeyler dilerken bile aslında hep hayalkırıklığıyla beraber yapıyoruz bunu.Buda bana göre pek anlam ifade etmiyor.
Evet her sene sağlık,barış,mutluluk,güzellik olsun diyoruz ama sadece demekle yetinip herhangi bir dönüş yapmıyoruz.İyiliğe adanmış güzel bir yıl olsun diyoruz.Savaşla açlıkla mücadele eden milyonlarca insanı kahvemizi çayımızı yudumlarken televizyondan izliyoruz.Ah-vah deyip yarının telaşesine düşüyoruz.Neyi ne için,kimi kim için umursamıyoruz.Belki biz de bilmiyoruz.O an için sadece onlar için üzülmek onlara acımak bir görevmiş gibi bunu yapıp görevimizi tamamladığımızı düşünüyoruz.Evet ne olmuştu?Nerede kalmıştık?
-
Gelsin tabii güzel yıllar.
Ama hoş bir bilinçle,mücadele düşüncesiyle,bir şey yapmaya olan inançla gelsin.
Bir dilek değil bu.
Olması zorunlu olan bir takım sorumluluk belki.Bir düşünce..
Yani ötesi biraz bize kalmış..
-
-
Bakmayın alttaki fotoğrafa aslında Ankara do-nu-yoor!
Kar-kış geldi.
Ama şöyle doya doya oynayamadım kii.




Bir Lösev gönüllüsü olarak bir türlü denk gelemiyordum standlara.En son Cepa'da rastladım 2-3 hafta önce.El emeği göz nuru o kadar güzel şeyler var ki.Gözüme kestirdiğim bir kupayı kaptım tabii.Bu ayraç ise üniversite standından.Resmen bayıldık..

 2013!
Metiis!
Ah yazmaya kıyamadığım not defterleri/ajandalara yenileri daha eklendi.
Bu sene yapmakta kararlı olduğum değişiklerden birisi de buna bir son vermek mi olsa acaba?

İnsan evde kaldıkça hep aynı duran eşyaları yeniden kurcalamak,fazlalıkları atmak,eksikse yenileri ekleyip belki yeniden birleştirip şekil vermek istiyor. 
Sanırım benim final dönemim de bu zamana denk geldi.Evde kaldıkça ders çalışmak yerine bloglara,dekorasyon sitelerine girip yeni fikirleri uygulamaya koyuyorum.
E peki sınavlar?


Otomatik Portakal..Türkiye İş Bankası'ndan yeni çevirisiyle raflarda yerini buldu.Kitabı iki üç günde bitirdim,e haliyle çeviri de gözüme batan herhangi bir yer olmadı.Açıkcası ben sevdim.Hatta keşke bu kadar hızlı bitmeseydi bile dedim..
Kitap hakkında söyleyebileceğim pek bir şey yok aslında,göründüğü gibi bir başyapıt.Sistem dayatması ve konumlandırılmış insan modelleri arasındaki geçişleri en açık biçimiyle bize sunuyor Anthony Burgess.Okurken sıkılmayacağınız ve en küçük ayrıntılarda bile düşünülecek nice sosyal problem bulabileceğiniz bir kitap.Okumakta fayda var yani.
Şimdilik bu kadar olsa,ben bir şarkıyla gitsem yine gelsem.
Belki bu sefer o kadar gecikmem hı?

30 Ekim 2012 Salı

Beni sorma ne bahara ne kışa

Kasım gelmiş
Kasım gelince ekim gibi gelmiyor 
daha ayrı sanki sonbaharı sevdiriyor gibi
yok yok tüm bunların Kasım'da aşk başkadırla ilgisi yok :)
Ben kasımı kasım olduğu için sevenlerdenim 
ee tabii bir de Ankara'ya sonbahar yakışır ondan
-
Sonbahar demişken vize desem :(
sen git o kadar rahatlık içinde post girme şu meşguliyette yazayım diye uğraş
ayrıyım ayrıııı
-


Çok okumak isteyip hiç okuyamamak..
Şu aralar tek sıkıntım mı oldun sen?
Bir sürü güzel kitabım var ama uykum da var.
Uyku bir geliyor off uyumayana aşk olsun resmen
Ama Kafka deyince affetmem affetmeem!
Bir Georges Perec kitabı daha..
İşte bende seri mi yapsam diyorum.Bir sürü not defteri alıp yazmıyorum.Öylece bakıyorum. 
Herkesin bir tarzı var demi?

Malta'yı özledim.
Puşkin'le de olsa kahveyle de olsa gitmiyor,gitmiyor :(

Sevgiliye yapılan mm's sürprizi.
Söylememek,sürprizin içine etmemek için manyak attım orası ayrı!
 *
*
Şarkııııı! ♥

22 Eylül 2012 Cumartesi

MALTA

Merhabaa!
Bu kadar uyuşuk olduğum için kendimi taşa gömesim var biliyorum.
Tembellik miskinlik diye diye 2 hafta geçti okul açıldı bir post giremedim,ayıp bana!
Ben susayım da fotoğraflar sizin olsun en iyisi :)







































Bunlarda ilginizi çekebilir

Related Posts with Thumbnails