25 Temmuz 2012 Çarşamba

I'm walking on Sunshine!


 
Çarşamba günün güzelliği ve sıcaklığı...
Evet 46 derece ne demektir yahu?
İnsanın evden dışarı çıkası gelmiyor.Çünkü biliyorsun dışarı çıktığın an o giydiklerin derinle bütünleşecek,senden bir parça olacak..
Ayrıca toplu taşıma araçları şu zamanlar kullanılmasa ve insanlar daha az nefes alıp verse hayat daha yaşanabilir olacak bence.
En güzel tavsiye: EVİNİZDE OTURUN.
Durumun acizliğinin farkındayım.
Allam son 3-4 posttur devamlı pasta börek paylaşmışım.Affedin.
Ev halinin sonu budur.
Bir erkek arkadaşım blogumdaki fotoğraflarla her şeyi yeterince sıkıcı yaptığımı söylüyor.Bundan sonra fotoğraflar koymasam diyorum yok biliyorum yani okuyan zaten üç beş kişi var onlarda sıkılıp of buneya bu sıcakta deyip gugıla -sun sea sand- sörçingleyecek.
Arkadaşlar..
Üzgünüm.
Evet bir klasik aydıncık postuna daha başlıyoruz......
  


Geçenlerde bütün kızlar toplanıp bir arkadaşımızda buluştuk.(gülüşmeler,eğlenmeler)Ee kızlar bir araya gelince ne olur?Bildiğin yemek yaparken gövde gösterisi,bıçakları sallamalar,gözü kapalı krep çevirmeler..
Hayır.
Bildiğin makarna yaptık.


  

Ve evet.
Pasta börek.
Biz akıllanmıyoruz.Yedikçe yiyoruz.Kiloymuş selülitmiş ohh umrumuzda mı dünya?
-
-
-
-

Bu aralar evdeyiz ya sağlıklı yemek içmek lazım.
Sıcaklar zaten mahvetti hepimizi.
Enerjiye ihtiyaç duyuluyor tabii.
Meyve salatası tarzında bir şeyler her zaman imdadınıza yetişir emin olun. 


Hımmm bir de limonlu soda.Ayrıca aranızda oruç tutanlar varsa son aldığım duyumlara göre tok tutuyormuş benden demesi.Ama günün her saati kurtarıcıdır.Özellikle öğle saatleri baldır bal.
-
-
-
-
 İlle pasta mı?
Üzgünüm ille pasta.Erkek arkadaşlar kusura bakmasın ama içimizde var napalım.


Kitap!!
Cuma klasiklerini bir araya toplayınca can sıkıntısı kalmıyormuş.Benden demesi.
 -
 -
Bu postluk bu kadar olsa da ben bir koşu başka başka pasta fotoğrafları çeksem..
Öperim.Holala.
♥♥♥

Bir de bugünün şarkısı mutluluk mu saçıyor ne.
Devam.

9 Temmuz 2012 Pazartesi

In the wee small hours of the morning

Herkese merhaba!
Yazın bunaltıcı havalarından şikayetle posta başlasam isabet olur sanırım.
Evet.
Ankara bunaltıyor,sıkıyor,deli ediyor.
Serinlik çökmesi diye bir şey mevcut bile değil.
Sonraa program yapıp yapıp sıcaktan,uyuşukluktan erteleyebiliyor bünyem.Sadece kitap-film-dizi üçgeninde ilerliyorum.
Google da en çok how i met your mother araması yapan da benim,evet.
Sonra Martha Stewart var tabii.


Zaz!
Heyecanla bekliyordum 30 haziranı.Önce Odtü vişnelik'e ulaştık.Yaklaşık 1 saat beklemenin ardından giriş yapabildik.Sırada birçok tepkiye maruz kaldı görevliler.E tabii haliyle kim beklemeyi sever ki!
İçeride harika bir hava vardı.
Üst kısımda yiyecek-içecekler yerlerini almış bizi bekliyordu.Uzun sıralar orada da oluştu ne yazık ki.
-
Konser alanı çokk kalabalıktı.Ekim'de Sting konseri için söylentiler var.Eğer ilgi az olursa iptal olacakmış.Ama ben Zaz'a bu kadar ilgi varsa Sting'de de aynı kalabalığı görürüz diye düşünüyorum.
-

Veee Zaz.Tam olarak kaçta çıktığını hatılamıyorum ama saat 21.00 civarı olabilir.
Gelelim performansa.Zaz çok enerjikti.Konser boyunca bir oraya bir buraya koşuşturup durdu.
Önce les passant'la açtı konseri.
Çoğunluk mırıldandı,evet herkes çalışmıştı anlaşılan :)
Ben je veux'yü sonlara doğru söyler diye düşünmüştüm ama 6 yada 7. şarkı olarak çıktı karşımıza.
Konserin geri kalanı İstanbul'dakine benziyor.Zaz konserin başlarında türkçe olarak ''Bir süre önce şunu öğrendim; insanları sevebilmek için önce kendini sevmen gerek. Bu kendimize verebileceğimiz en güzel hediye'' dedi.Büyük bir alkış koptu tabii.
Telaffuzu çok tatlıydı. :)
Konserin sonlarına doğru seyircilerden fransızca bilen küçük bir kızı çevirmen olarak sahneye alıp eski Paris'i anlattı.Seyircilerden gözlerini kapamalarının üstüne basarak :)
Bitiminde seyirciler Zaz'ı bırakmadı.Sahneye tekrar çıkana kadar alkışa devam ettiler.Ve Zaz yeniden..
3 şarkının ardından herkese veda etti ve kulisine döndü.
Bunun dışında bir de konser görüntüleri için seyircilerden olabildiğinde bağırmalarını istedi.Video hazırlanacakmış sanırım.
Ve konser sonu.Herkesde tatlı bir yorgunluk.Zaz payımıza düşeni fazlasıyla vermişti. :)



Moda bloglarını bu aralar fazla ziyaret ediyorum.Ne kadar uzak kalmışım meğersem. :)


Doğum günü hediyelerimden biri.Ve son günlerde aşkım MİNT.

Az kaldı çook az.
İşlemlerin hemen hepsi halloldu.Sıra elbette alışverişte.Bu arada maillerimi geri çevirmeyen birkaç bloggera çok teşekkür ederim.Gerçekten çok yardımcı oldular Malta konusunda. :)  

Post şarkısı gelsin o zaman bir sonraki posta kadar.Holala.



Bunlarda ilginizi çekebilir

Related Posts with Thumbnails